28 Ağustos 2015 Cuma

ÇOCUKLARDA UYKU SORUNU






UYKU SORUNUNA SEBEP OLAN FAKTÖRLER
  1. En genel sebebi; çocuğun uyku mizacıdır. öncelikle annenin, çocuğunu bu konuda çok iyi tanıması gerekiyor.
  2. Gün içinde çocuğa yağlı, baharatlı, aşırı tatlı gıdalar yedirmek.
  3. Karanlık korkusu.
  4. Çocuğu tv olan odada uyutmak.
  5. Çocuğun uyuduğu odada yeşil saksı bitkileri ya da çiçek bulundurmak.
  6. Yatağının rahat ya da temiz olmaması.
  7. Çocuğun yastık, battaniye, nevresim ve yorganlarını havalandırmamak.
  8. Çocuğun uyuduğu kıyafetleri ya da nevresimlerini uygun olmayan deterjanlarla yıkamak.
  9. Çocuğun uyku kıyafetlerinin rahat, sağlıklı olmaması.
  10. Gün içinde çocuğa yeterince su içirmemek.
  11. Çocuğun belli bir odasının ya da yatağının olmaması veya bunlardayatmaya alışmaması.
  12. Çocuğu gürültülü ortamda uyumaya alıştırmak.
  13. Televizyon karşısında uyuya kalmayı alışkanlık haline getirmek.
  14. Evde huzursuz bir ortamın olması.
  15. Çocuğun kendini güvende hissetmemesi.
  16. Ailenin farkında olmadığı bir rahatsızlığının olması.
  17. Çocuğun başarılı olması için uygulanan gereksiz baskı.
  18. Çocuğun annesi, babası, kardeşleri, arkadaşları, öğretmeni veya bakıcısı tarafından tacize veya istismara uğraması.
  19. Anne babanın boşanmış olması.
  20. Gece geç saatlerde çikolata, pasta, çay gibi uygun olmayan gıdaların yedirilmesi.
  21. Gün içinde çocuğun yeterli fiziksel aktivitede bulunmasına izin verilmeyip, enerji atımının sağlanmaması.
  22. Kardeş kıskançlığı.
  23. Çocuğu sabahları çok geç saatte uyandırmak.
  24. Stres ( başarısızlık korkusu, içine kapanıklık, sert mizaçlı ebeveyn veya öğretmen...
Görüldüğü üzere çocuklarda uyku bozukluğuna birçok faktör sebep olabilir. Uyku sorunun düzeltilmesinde de bu faktörlerin öncelikli olarak tespiti ve yok etme çalışmaları öne çıkmalıdır.

UYKU SORUNUN DÜZELTİLMESİ İÇİN NELER YAPILABİLİR?


  1. Öncelikle çocuğunuzun uyku konusunda herhangi bir biyolojik sorunu\ rahatsızlığı olmadığından emin olmak için doktorunuzla görüşün. (kansızlık, gizli ateş, ağrı, diş çıkarma, pişik...)
  2. Çocuğunuza 6 aydan itibaren bir oda veya köşe ayarlayın. Her zaman orada uyutmayı ağlasa bile alışkanlık haline getirin.
  3. Çocuğun odası daima temiz kokmalı, düzenli olmalı ve her gün havalandırılmalı.
  4. Çocuğun yattığı nevresim takımları çocukla birlikte seçilmeli ve seveceği bir şey alınmalı.
  5. Çocuğun yattığı gecelikler %100 pamuk olmalı ve haftada 2 kez yıkanmalıdır.
  6. Çocuğun nevresim takımları, yastığı, battaniyesi haftada 1 kez mutlaka yıkanmalı, havalandırılmalıdır.
  7. Mümkünse her gece uyumadan önce ılık suyla banyo yaptırılmalı, bu mümkün değilse; avuç içleri, boynu, parmak araları, koltuk altı, genital bölgesi ve ayakları ılık, temiz, ıslak bezle her gece uyumadan önce nazikçe silinmelidir.
  8. Her gece mutlaka ama mutlaka gün içinde giydiği kıyafetler çıkartılıp, gecelikleri giydirilmelidir. Böylelikle çocuk geceliklerini giydiğinde uykuya geçişin başladığını öğrenmelidir.
  9. Çocuğa ne olursa olsun uykudan önce çikolata gibi enerji verecek şekerli gıdalar yedirilmemelidir. Çok ağlasa bile...
  10. Çocuğa uygun bir beslenme düzeni oluşturulmalıdır.
  11. Çocuğun yaşına göre uyku saatleri iyi bilinmelidir.
  12. Çocuğun yatağı çocukla birlikte hazırlanmalıdır.
  13. Çocuk her gün aynı saatlerde yatağa sokulmalıdır.
  14. "Uykuya geçiş ritüeli" belirlenmelidir. Bu şu demektir:Her gece yatmadan önce çocuğa, uyku saatinin geldiğini belli eden birtakım davranışlar sergilenmelidir. "Hadi bakalım, artık dişlerimizi fırçalayalım, duşumuzu alalım, geceliklerimizi giyelim, masalımızı okuyalım..." Bunların her gün alışkanlık haline getirilmesi zordur ama sürekli bıkmadan ağlasa bile istifinizi bozmadan yapmanız gerekir. Bir kere ağladı diye hadi bugünlük yapmayalım derseniz, birdahaki sefere daha çok ağlayacak daha çok direnecektir. O yüzden sabırla her gün aynı şeyleri yapmayı alışkanlık haline getirin.
  15. Yattığı odada çiçek, saksı bitkisi varsa hemen çıkartın ve uyumadan önce 5 dk bile olsa odayı havalandırın.
  16. Yattığı odada bilgisayar, televizyon kesinlikle bulundurmayın.
  17. Odasına birlikte sevimli bir gece lambası alarak karanlıktan korkmasını engelleyebilirsiniz.
  18. Yaşı ne kadar küçük olursa olsun, çocukla birlikte korku filmi izlenmemelidir.
  19. Çocuğunuza bir uyku arkadaşı alın birlikte. bu oyuncak sevimli, antibakteriyel, yumuşak ve sempatik olmalıdır. Kesinlikle pille çalışan veya kendi kendine hareket eden bir oyuncak olmamalıdır. Aksi takdirde gece aniden bir ses falan çıkarırsa çocuk çok korkar. Pelüş bir ayıcık (astım hastası çocuklara dikkat!) bunun için uygun bir oyuncaktır.
  20. Çocuk uykuya dalana kadar başında beklemeyin. Eğer öyle yaparsanız her uyandığında sizi yanında göremeyeceği için ağlayacak ve bir süre sonra "uyursam annem gidecek" psikolojisi oluşacaktır. (Hikaye okurken hariç)
  21. Gün içinde yeterli fiziksel aktivite yaptırmak dışında uykuya geçmeden önce onu yoracak aktiviteler yapmak. (örneğin basit bir yastık savaşı..)
  22. Evde huzurlu bir ortam yaratmak, çocuğu kavga ve tartışmalardan ne olursa olsun uzak tutmak.
  23. Çocuk ağlayarak uyandığı zaman sanki korkunç bir olay yaşanıyormuşçasına ortalığı ayağa kaldırmamak. Çocuk ağlayarak uyandığında ona "ne oldu" diye sormayın, sonuçta eve hayalet girip onu yemeye çalışmadı :) En fazla kabus görmüştür. Sadece çocuğun yanına gidin ve kucağınıza alıp, "Merak etme babanla ben buradayız, hadi sana bir masal anlatayım, susadın mı sana su vereyim mi, geceliklerini değiştirmek ister misin..." gibi cümlelerle dikkatini dağıtmaya çalışın. Ağlıyor diye kızmayın ve ikna etmeye çalışmayın. Sakin ve kayıtsız kalarak önce çocuğu kontrol edin (olası bir ateş ya da yaralanma durumuna karşı) daha sonra güvende hissettirin.
  24. Ağlıyor diye kesinlikle alıp kendi yatağınıza getirmeyin. Çünkü çocuk bunu kullanır "nasılsa annem bana kıyamıyor ağlasam beni yanında yatırır" düşüncesine girer ve her gece daha fazla ağlamaya başlar. Sizin de bu işin içinden çıkmanız gittikçe imkansız bir hal alır.
  25. Çocuğu her gece aynı saatte uyutmak gerekir. Aynı saatte de -istisnai durumlar hariç- uyandırmak gerekir.
  26. Uyku sorunu hemen hemen bütün çocuklarda yaşanan klasik bir sorundur. Bu sorunu sanki yalnızca sizin çocuğunuz yaşıyormuş gibi şikayetvari dillerle başkalarına anlatmayın hele çocuğun yanında kesinlikle anlatmayın. Çünkü bir sorunu çocuğun yanında başkalarına anlatırsanız çocuk sorunu çözmeye çalışmaz. "Bu sorun zaten var" psikolojisi ile hareket eder. 
  27. Her gece hikaye okumayı alışkanlık haline getirin.
Uyku sorunu çok normal bir sorundur. Çözümü zahmetli olabilir ve zaman gerektirebilir. Ancak unutulmamalıdır ki; çözülemeyecek hiçbir sorun yoktur. Biraz sabır, biraz ilgi, biraz doğru bilgi... 


17 Ağustos 2015 Pazartesi

ÇOCUKLARDA ŞİDDET EĞİLİMİ VE AGRESİF KARAKTER BİÇİMİ



ÇOCUKLARDA ŞİDDET EĞİLİMİ VE AGRESİF KARAKTER BİÇİMİ


Her çocuk belirli gelişim dönemlerinden geçer. Bu dönemlerde yaşadığı çevre, içinde bulunduğu sosyal yapı, aile yapısı ve arkadaş kitlesi çocuğun kişiliğinde önemli rol oynar. Şiddet eğilimi de, bu durumların beraberinde getirdiği ve çocuğa agresif kişilik yükleyen bir davranış bozukluğudur.

ÇOCUĞUMUZUN ŞİDDETE MEYİLLİ VE AGRESİF BİR YAPIDA OLDUĞUNU HANGİ DAVRANIŞLARINDAN ANLARIZ?


  1. Paylaşmayı sevmiyorsa,
  2. Arkadaşları ile anlaşmakta zorlanıyorsa,
  3. Yeme bozukluğu veya uyku düzensizliği 1 yılı geçmişse,
  4. Egosantrik dönemi (3-6 yaş arası) sağlıklı atlatamadıysa,
  5. Kardeş kıskançlığı yaşıyorsa,
  6. İnatçı,sürekli ağlayan ve zor bir çocuksa,
  7. Arkadaşlarına, kardeşine veya anne babasına vurmaktan çekinmiyorsa,
  8. Ses tonu yüksekse veya sürekli bağırma eğilimindeyse,
  9. Anne babayı dinlemiyorsa,
  10. İstediklerini elde etmek için fazladan bir çaba gösteriyorsa,
  11. Arkadaş edinemiyorsa (yüksek ego veya vurma sebepli)
  12. Elindekileri fırlatma, atma, kırma, parçalama,bozma gibi davranışları gün içinde en az 2 kere tekrarlıyorsa,
  13. Küfür etme, zararlı alışkanlık edinme, yalan söyleme, hakaret etme, normalin dışında saygısızlık yapma gibi davranışları artmışsa
çocuğun şiddete eğilimi vardır diyebiliriz.


                ŞİDDET EĞİLİMİN VE AGRESİF KARAKTER YAPISININ SEBEPLERİ

  • Aile içi şiddet
  • Babanın aşırı baskısı
  • Agresif, depresif anne modeli
  • Çocuğun evde,okulda şiddete maruz kalması
  • Anne babanın şiddetli geçimsizliği veya boşanma
  • Çocuğun kendini ifade edememesi
  • İçine kapanık kişilik yapısının, gördüğü baskı neticesinde sinirlilik hali ile dışavurumu
  • Annenin çalışması
  • Anne veya babanın ölümü
  • Kardeş kıskançlığı
  • İlgisiz baba ve aile yapısı
  • Çocuğun kendini kanıtlama çabası
  • Çocuğun bilgisayar başında fazla zaman geçirmesi
  • Kontrolsüz şekilde günde saatlerce televizyon izlemesi
  • Şiddet içeren sanal oyunlar oynamayı alışkanlık haline getirmesi
  • Çocuğun uykusunu alamaması veya uykusunun düzensiz olması
  • Yanlış beslenme
  • Öğrenme güçlüğünün getirdiği baskı
Eğer çocuğunuz bu maddelerden en az 10 tanesine maruz kalıyorsa şiddete meyilli olabilir demektir.

Şiddet davranışı doğuştan gelen bir davranış değildir. Hiçbir çocuk şiddete meyilli olarak doğmaz. Bizim davranışlarımız çocuğumuzun karakterinin büyük kısmını belirler. Şiddet davranışı, çocuğun görerek ve model alarak öğrendiği bir davranıştır.

ÇOCUKLARIN ŞİDDETE OLAN EĞİLİMİNİ AZALTMAK İÇİN NELER YAPILABİLİR?


  1. Öncelikle çocuklarımıza örnek olmalıyız.
  2. Huzurlu bir yuva içinde büyütmeye özen göstermeliyiz.
  3. Çocuğun bilgisayar, televizyon başında geçirdiği zamanı ayarlamalı ve kontrollü bir şekilde izlettirmeliyiz.
  4. Çocuk şiddet içeren bir davranış sergilediğinde kesinlikle gülmemeli, gülümsememeli ve onaylamadığımızı belli eden tavırlar sergilemeliyiz.
  5. Çocuğun arkadaş çevresini güvenli çemberde ( çocuğun fark etmediği ama ailenin izlediği alan ) kontrol altında tutmalıyız.
  6. Çocuğun beslenme ve uyku düzenini yaşına göre ayarlamalı ve uygulamalıyız.
  7. Çocuğa karşı her zaman sabırlı ve yumuşak başlı olmalıyız.
  8. Çocuğun oynadığı oyunlara, kullandığı kelimelere ve davranışlarına çok dikkat etmeli ve çocuğumuzu iyi tanımalıyız.
  9. Çocuğu bol bol spor, dans, müzik, tiyatro, çocuk sineması, oyun bahçesi, faaliyet grupları gibi etkinliklere götürmeli ve sağlıklı arkadaşlıklar kurmasına alan yaratmalıyız.
  10. Çocuğa yeteri kadar vakit ayırmalı ve sorumluluk vermeliyiz.
  11. Çocuğun kendisini ifade etmesine olanak sağlamalıyız.
  12. Anne baba olarak geçinemiyorsak, bunu çocuktan gizlemeli ve ne olursa olsun çocuğun önünde kavga etmemeliyiz. Eğer çocuğun önünde tartışıyorsak; saygılı, kontrollü ve çözümcü davranarak çocuğa örnek olmalıyız.
  13. Eğer çocuk kreşe, ana sınıfına veya ilkokula başlamışsa durumu mutlaka öğretmeni ile paylaşmalı ve duyarlı olmasını istemeliyiz.
  14. Çocukla evde kaliteli zaman geçirmeli, sevdiği oyunları oynamalı ve mutlu olmasını sağlamalıyız.
  15. Çocuğa örnek olarak paylaşmayı öğretmeliyiz.
  16. Eğer baba çocuğu dövüyorsa baba ile konuşmalı, aile büyüklerinden, öğretmenden ya da aile destek kuruluşlarından yardım almaktan çekinmemeliyiz. Çünkü; babanın çocuğu dövmesi, yalnızca o ailenin sorunu değil, toplumun da sorunudur.
Şiddet bulaşıdır. Dayak yiyen çocuk okulda arkadaşlarını döver, dayak yiyen çocuk anne baba ve öğretmenine saygısını yitirir, dayak yiyen çocuk kardeşini döver, dayak yiyen çocuk her türlü tehlikeye açık hale gelir ve bunu topluma da bulaştırır.

Çocuğu dövmek hem toplumsal bir suç, hem bir vicdan suçudur.

DERYA AKSAY
OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENİ



















4 Ağustos 2015 Salı

ÇOCUĞUM KÜFÜR EDİYOR


KÜFÜR  EDEN COCUKLAR

Çocuklar konusmaya başladıkları andan itibaren çevrelerini örnek alirlar. Konusma biçimi, aksan, dil, kelimeler,  cümleler tamamen cevrenin etkisi ile şekillenir. Küfürlü konuşma, küfür etme ya da absürd cümleler kurma; model alma yolu ile öğrenilmiş davranış biçimleridir. Çocuğu küfür eden anne babalar öncelikle kendilerini sonra çevrelerini sorgulamalidirlar.. 

ÇOCUKLAR NEDEN KÜFÜR EDER?


*Anne babasi küfür ediyorsa
* Çok fazla tv izliyor ve izlediği programlar ya da filmler yaşına uygun değilse
* Birlikte zaman geçirdiği arkadaşları kötü örnek oluyorsa
* Ailede ilgi boşluğu varsa
* Dikkat çekmek istiyorsa
* Söylediği kelimenin anlamını bilmiyorsa
* Söyledikleri hakkında yönlendirilmiyorsa
* Zihnine işlenmişse sinirlendiğinde
* Baskıcı bir ailede yetişiyorsa bağımsızlığını ilan etmek istediğinde
* Abla, abi ya da kuzenlerinden duyuyorsa
* Anne babasi küfüre gülüyorsa anne babayi mutlu etmek için küfür edebilirler.

KÜFÜR EDEN ÇOCUK İÇİN NELER YAPILABİLİR?

* Öncelikle çocuğun küfür etmeyi nereden öğrendiğine dair bir araştırma yapın. 
* Küfür öğrendiği ortamlardan uzak tutmaya çalışmak yerine, çocuğa doğruyu öğreterek o ortamda olumlu etkin olmasını sağlayın. 
* Anne baba olarak ilgi boşluğu oluşmasına engel olun.
* Çocuğunuzla her gün mutlaka sohbet edin. Oyun oynarken, yemek yaparken,  banyo yaptırırken....
* Küfür etmenin güzel bir davranış olmadığını daha küfür etmeye başlamadan önce ona anlatın.
* Küfür ediyorsa o an tepkisiz kalın.  Duymazliktan gelin. 
* Ettiği küfürlere "aptal, salak" gibi bile olsa asla gülmeyin, gülümsemeyin.
* Çok sinirlendiğinde ağzından küfür kaçıyorsa -ki bu her insana olabilir- küfür yerine alternatif kelimeler üretin. Örneğin; çok sinirlendiğinde "salak!" diye bağırıyorsa onun yerine alakasız bir kelime olan "turuncu" diye bagirmasini isteyin.  Böylelikle ilişki kuramadığı durumlar arasında bağlantı bir süre sonra kopacak ve turuncu da demeyecektir. Yani küfür etme davranışı aşamalı olarak yok olacaktır. (Davranışı engelle, ilgisiz davranışla bağdaştır, bağlantıyı kopar)
*Eğer küfür öğrendiği ortam çocuğunuzun olumlu etkin olabileceği bir ortam değilse o ortama girmesi yerine alternatifler yaratın. Örneğin; sokakta öğreniyorsa sokağa yollamak yerine birlikte parka gidin, birlikte top oynayin, olumlu örnek oluşturabilecek dans, spor gibi faaliyetlere yönlendirin. 
*Evde kesinlikle küfür etmeyin edilmesine izin vermeyin.
* Çocuğun izlediği programlari her zaman takip edin.
* Küfür etmenin karşı tarafa verdiği zararları anlayabileceği bir dille anlatın. 
* Küfür ettiği zaman sakince bu durumdan kesinlikle hoşnut olmadığınızı belli edin.
* Kız çocuklar annelerini, erkek çocuklar babalarını daha çok örnek alırlar. Bu yüzden eve misafir geldiğinde onlarla konuşurken çok dikkatli olun ve çocuğunuzun başkaları ile nasıl konuşmasını istiyorsanız, siz de başkaları ile oyle konuşun. 
* Yaptığı uygunsuz el hareketlerinin kesinlikle doğru olmadığını, onaylamadığınızı ve birdaha yapmaması gerektiğini anlatın.
* Çocuğun öğretmeni ile irtibatta olun. "Benim çocuğum asla yapmaz" psikolojisinden sıyrılın.
*Çocuğun ruh halini iyi anlamaya çalışın. 
* Bazı uzmanlar bu konuda bıktırma yöntemi uygulanmasını savunuyorlar. Yani örneğin; çocuk "salak" dediyse 5 dakika boyunca ceza olarak durmadan "salak" demesini ve kelimeyi yıpratmayı uygun buluyorlar.  Fakat ben bıktırma yönteminin küfür konusunda ters etki yaratabilecegini düşündüğümden bu yöntemi en azından bu durum için savunamiyorum. İşe yaradığı durumlar elbetteki olmuştur ancak  uygulanabilecek birçok yöntem varken bunu gereksiz buldugumu söyleyebilirim. 
Herkese kolay gelsin :)